Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | gözaltında tutmak | keep under surveillance f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | (gözaltında, tutuklu halde) tutmak | remand f. | ||
The suspect was remanded in custody until the trial date. Şüpheli şahıs, duruşma gününe kadar gözaltında tutuldu. More Sentences |
||||
Genel | resmi olarak gözaltında tutmak (ruh sağlığı tesisi) | commit f. | ||
Slang | ||||
Argo | (vasıfsız veya rüşvet alan seçmenleri) seçim gününe kadar gözaltında tutmak | coop f. |